5 Gezegen Retro

Sevgili çevirmenim Su Su’nun harika bir yazısı

5 gezegen Retro, Uranüs’ün düzü ters onu da say 6. Düğümler S tutuluyoruz, hazır mısınız?

Yengeç-oğlak aksındaki bu tutulmalar aslında diyor ki; mevzu derin.
Yengeç en en en derin duygularımız, en özel, en saklı, en gizli duygularımızdır. Korumak istediklerimiz, mahrem alanımızdır. En derin duygularınızın çalkantısıyla karşılaşıyor musunuz şu sıra? Tabi ki herkesin haritası biricik ve özel, haliyle etkiler farklı farklı… Ama konu kesinlikle en derine sakladığımız, en çok sevdiklerimiz, en çok korumak istediklerimiz, korunma isteğimiz. Tanrıyla sohbetlerimiz, dualarımız. O kıskaçları var ya yengecin. Hah kıstırıp da bu duygu benim en özelim dediklerimiz. Bu duyguyu başkasıyla paylaşmam. Bu benim mahremim. Annemin kokusu bana özel, her annenin, her bebeğin kokusu kendine özel, verilmez ki. Bu kadar kişisel duygulardan oluşturduğum bir alan. Mahrem! Kimse giremez benden izinsiz.
Şimdi oğlak ne ? O da işte o mahrem alanımızdan çıktığımızda suratımıza taktığımız maske diyeceğim ama maske değil aslında. Anlaşılsın diye bu kelimeyi kullanmaya çalıştım. Sizin o alan dışında kendinizi ifade ediş şekliniz, toplum önünde var olan kişiliğiniz. Gerektiğinde mesafeniz. Koyduğunuz kurallar, uyguladığınız otorite. Aldığınız sorumluluklar.

En derindeki duygularınızla yüzleşirken kendinizi bu anlamda nasıl ifade ediyorsunuz?

Bu soruyla yüzleşmek nasıl gidiyor. Tutulmalar açtı kapıyı. Malum satürn retro. (oğlağınki) Ya ama ben anlatamadım ki diyor musunuz bu ara… Duygularımı ifade etmeli miyim ki? Bu kadar yoğun duygular nasıl ifade edilir ki? İfade etsem yengeç kıskaçlarımdan çıkar mı ki? Merak etmeyin, kıskaçlarınızın arasından bir şey kaçacağı yok. Koruma içgüdüsünün getirdiği kaybetme korkusuna girmeden. Sakin.
Oğlak görünür olmak demek, birşeyleri başarmak kariyer demek… Bu anlamda da hepimizin üzerinde dönen bu gökkubbe istediklerimizi başarmamız için de dürtüyor bizi.

Şimdi bu 2 Temmuz tutulmasının bir benzeri ekim 2014’te koçta ve haziran 2001’de gene yengeçte yaşanmıştı. Oralardan nasıl çıkmıştınız…

17 temmuz tutulmasına gelince…. Onun benzeri de gene Temmuz 2001’de yaşanmıştı…

2 Temmuz tutulması çok sertti, çoğunuz hissettiniz, zaten yengeci hissetmemek mümkün mü? Yengeç hissetmek demek. 17sinde olacak tutulmada bu sefer merkür de retro…. Burada o kadar çok çözülmemiş şey var ki ; düğümler S! Duble duble birikmiş çözemediğimiz sorunlar ile yüzyüzeyiz. Çok daha güçlü zihinsel bir geriye dönüp bakma etkisi. Ki zaten yengeç geçmişte yaşamak ile alakalı. Geçmişte göremediğiniz bazı şeyleri görebilmeye, anlayabilmeye başlayabilirsiniz. Geçmişe dönük düşünce kapasiteniz çok yükselebilir. Eğer ki sert, yüksek çıkışlar, patlamalar yaparsak sistem bu sefer şifalandırmak için size karşı sert tepkiler ile dönüş yapabilir. Zaten 17sindeki tutulmanın an haritasında birinci ev Uranüs, ani zekâ, ani muhteşem fikirleri anlatırken, 12. Evdeki şiron bilinçaltımıza şifa çalıştırıyor… Neptün de orada, farkedemezsek de şifa çalışıyor.

Bu 2 tutulmada da Satürn-Gad-Pluto yanında ve karşısında gerçekleşiyor hepsi retro.

Türkçesi; topluma karşı gösterdiğiniz yüzünüzde olan ifadedeki o gücü(bazen güç maskesini) bir bırak da içine bak. Yani aslında sadece sokağa çıktığınızda bile duygusuz, güçlü, sorumluluklarını yüklenmiş, ben yaparım diyen tarafımız o kadar uzun zamandır duygularımızı bastırmış ki… Sistem diyor ki artık, dön de bi kalbine bak. Eril enerjiden dişil enerjiye bir geç… Katılığı bırak yumuşaklığa bak. Yumuşak tarafınızda unuttuklarınız var. Kendinize karşı çok sert ve katı olduğunuz taraflarınız var. Bu kadar katı olma. Duygularına bir anne şefkati ile yaklaş, yüzleş. Geçmişe bak(retro) ve anla kendini… Duygularını anla…

Ayrıca eklemek istediğim Yengeç aksı tabi ki anneler ve annelik ve de ebeveynlik ile alakalıdır. Bu konular ekstra vurgulanacaktır. Doğum veren yengeç annemiz kendimizi yeniden doğurmamızı istiyor aslında. Abartılı maddi endişelerden dolayı fazlaca kıtlık bilinci sebebiyle “yanlış bağımlılıklara” yönelmemeyi öğrenmek ile de sınıyor. Çaresizlik hissi ile “bakıma muhtaçlık”, “sorunlu bağımlılıkları” da çok sert vurguluyor. Önce kendi anneniz kendiniz olup kendinizi büyütmeniz için tüm duygu yoğunluğunu patlatıyor. Eğer ki direnirseniz durum çok ciddileşecektir. Duygularınızı bastırmayın, gerekiyorsa ağlayın, kendi saçlarınızı kendiniz okşayın, duygularınızı kabul edin. Oğlak çok inatçıdır, duygularınızı inat arkasına gizlemeyin! Hele ki oğlağın bu derecesinde ne zehirler yiyip de onu müthiş bir güzelliğe dönüştüren bir yıldız var. Tavuskuşu. Acıları, güzelliğe dönüştürme kabiliyeti. Zaten ki Ay-Pluto kavuşumlu tutulma en derin dönüşüm gücünü bize verecektir. Ve başarabilenler artık bambaşka bir güce kavuşacak, tavuskuşu gibi zehiri muhteşem bir güzelliğe dönüştüreceklerdir. Yengecin aşırı “korunma” ve “koruma” güdüsü Pluto’nun aşırı güç kullanma hırsıyla yanlışlar yapmaya sebep olabilir. Biraz yumuşamak gerekli. Siz iyisi mi bu aralar bolca sıvı tüketin, evde bacaklarınızı vantilatörün karşısına uzatın… Pluto’lu ve çok güçlü bir dönüşüm enerjisiyle tutulmamız geliyor. Şukufe’nin fitne fasetine karşı aman diyeyim dikkat 🙂

Güneşin Sabian sembolünü ise çevirmiştim;

İnsanların liderleri görünmez bir güç pelerinin içinde sarmaş dolaş.
Bu sembol gücün görünmez seviyelerinin bir insanı sarmaladığını gösterir. Bu güçlü ve lider birini, hükmeden birini gösterebilir. Burada genellikle kabul etmemiz kaçınılmaz olan güçlü sorumluluklar ve yapılması gerekenlere verilen rasyonel cevaplar vardır. Bu neredeyse üstünüze itilmiş gibi ama siz kendinizi bu güç ve sorumluluk rolüne oturtmuşsunuz ve bu rolün sonuçlarını anlıyor ve kabul ediyorsunuz. Eğer bu sizle alakalı değilse çevrenizdeki birisi ile alakalıdır. Başkalarına patronluk taslamamaya dikkat edin. Liderlik ve sorumlulukları. Kişinin varoluşunu ele geçiren güçlü baskın enerjiler. Zekayı ve gücü tanımak. Gücün göstergesi kıyafetler. Pelerinler ve şallar. Dikkat: Dışarıdaki üstünlük için şovlar. Olduğundan daha iyi gözükmek isteyen küstahlıklar. Megolamanlık. İhtişamını sahiplenmemek. Baskıcı olmak. Birinin omzunda bütün dünyanın yükü.
Semboller bazen kelimelerden daha açıktır… Yorum sizin.

Sevgilerimle.

Su Su

Bir cevap yazın

error: Content is protected !!