YÜKSELEN BURÇLAR
Yükselen burç kişinin dünyayı nasıl algıladığını ve dolayısıyla dünyaya nasıl bir yaklaşmayı benimsediğimizi anlatır. Bize kişiliğimizi nasıl oluşturduğumuzu gösterir. Birinci evin başlangıç çizgisidir. Bu ev ise bizim gösterdiğimiz yüzümüzü anlatan bir ev, yükselen burç ise bir bakıma bizim maskemizdir. İnsanlar kişileri bu maske kanalıyla tanırlar. Öz burç ile Güneş burcu yorum yapılırken çok iyi bağdaştırılmalıdır. Bu iki burcu bütünleştirmenin yolu Güneş burcu özellikleri ile yükselen burcun özelliklerini bir arada kullanarak ifade edebilmektir.
YÜKSELEN KOÇ
Yükseleni koç olanlar direkt ve yüzleşmeci bir tutum sergilerler. Kendilerini anlatan en iyi sözcük “ Ben en büyüğüm “ dür. Bir şeye başlarken de aceleciliklerini haydi ! ile ifade ederler. Yükseleni Koç olanlar insanlar çok yönlü doğal özellikler sergileyebilme özelliklerine sahiptirler. Dinamik ve enerjiktirler ve atılganlıklarının arkasında bir meydan okuma ve fethetme ihtiyacı vardır. Kavgacılık özellikleri çok güçlüdür. Enerjilerini yapıcı bir şekilde yönlendiremedikleri taktirde çevrelerindeki kişilerin düşmanlığını kazanırlar. Düşünceleri pek ince değildir. Bunun için de heveslerini tatmin ederken insanları kırdıklarına aldırmazlar. Başkalarının çekindiği işlere kolayca girişebilirler. Güçlü bir şahsiyetleri vardır. Kendilerini kabul ettirmeye çalışmaktan asla vazgeçmezler. Kullanmayı bildiklerinde tarif edilmez bir cevherdir.
Yükselen koçlar günlük kavgalara ve münakaşalara tutkunudurlar. Krizler onları gelişmeye, büyümeye ve daha da güçlenmeye sevk eder. Hayatlarında böyle mücadeleler yoksa bunları kendileri yaratırlar. Hareketsizlik onları sabırsız, sıkıntılı ve gerilimli yapar. Kendi içine yönelttikleri öfke ile mantıklarını yitirir. Bu yüzden de inatçılaşırlar. Kurnaz ve kıskanç biri haline gelirler. Açık sözlülükleri patavatsızcadır. Yükselen koçlar her işe müthiş bir başlangıç yapar, ancak sonunu pek iyi getiremeyebilirler. Herhangi bir projeleri istedikleri gibi gelişmediğinde yaptıkları yanlışın nedenlerini araştırmak yerine işi bırakıp gitmeyi tercih ederler. Mücadeleye bağlı bir yaşamları olduğu için gerçekten mücadele gerektirecek ortamı bulmaları onlar için çok önemlidir. Bu ortam oluşmadığında bol, bol ve anlamsızca kızar,çok sıkıldıklarından da harekete geçip, gerginlikler yaratırlar. Muhakemesini kullanmadan, içinde bulunduğu açmazdan kurtulana kadar, tüm gücüyle ve inatla mücadele eder. Koç kafayı da yönetir. Bu yükselene sahip bir kişi için kafasını sadece bir balyoz gibi kullanmak yerine, onun içinde beyin olduğunu keşfetmek iyi bir gelişme olacaktır.
YÜKSELEN BOĞA
Yükseleni boğa olanlar evrimleri için sakin ve emin bir ortama ihtiyaç duyan kişilerdir. Kendilerini en iyi anlatan sözcükler istikrarlıyım ve iyi huyluyumdur. Yükselen Boğa, gelişim için doğal ve sakin bir kişisel stilin geliştirilmesini vurgular. Boğa süreci artık yüzeydedir. Bu Yükselenin insanı aşina ve kalıcı şeyleri sever. Her şeye olgunlaşması için zaman tanır. Duygusal ve maddi güvenceye ihtiyaç duyar. Huzurlu ve geçimlidir, ama bir noktaya kadar. Dayanma noktasını aşan bir şekilde rahatsız edildiğinde öfkesi kendisini bile korkutacak kadar şiddetli olabilir. Çok çalışkan, ekmeğini taştan çıkaran bir yapıya sahiptir. Güçlü ve sabırlıdır. Çok dayanıklıdır. Yeryüzüne ve onun bereketine inanır ve o bereketi korumak için elinden geleni de yapar. Toprakla ilişkiyi çok önemser. Bu onun kendisini güvende hissetme yoludur. İyi bir yaşamın keyfini her şeyin üstünde tutar. Parasal konularda başarı arzusu kendisini güven içinde hissetme gereksinimi ile ilgilidir. Parayı ona iyi bir yaşam sağlayan, onu dünyaya bağlayan bir araç olarak düşünür.
Yükselen Boğa’nın arzu ve aşk yönü de çok gelişmiştir. Hatta yaşamını sürdürmek için verdiği kararlar arzuları ile ilişkilidir. Fiziksel temas ister. Duyusal ve tenseldir. Erken evliliğe eğilimlidir. Bazen arzu dolu doğası onun dünyaya aşırı bağlanmasına neden olur. Fiziksel varoluşu ile aşırı meşguliyeti yaşamın derin anlamlarını gözden kaçırmasıyla sonuçlanabilir. İstekli ve sebatkâr yapısını aydınlanma ve farkındalık için kullanırsa varoluşun gerçek anlamının farkına vararak kişisel arzularını evrensel sevgiye dönüştürebilir. Olumsuz anlamda materyalizmin çamuruna saplanabilir. Sebepsiz bir inatçılığa sahip olabilir. Ayağını bir kere yere koyduktan sonra kıpırdatmayabilir. Fikrini değiştirmesi için ikna yöntemi olarak kullanılan akıl, mantık ona bir şey ifade etmez. Bu yüzden gelişme sağlayamadığının farkına varamaz. Her ne pahasına olursa olsun huzur istemeye, işin kolayına kaçmaya ve kendini geliştirecek deneyim ve sorunlarla yüzleşmekten kaçmaya yönelebilir.
YÜKSELEN İKİZLER
Yükseleni ikizler olanlar meraklı ve hareketli kişilerdir. Bu kişileri anlatan en iyi sözcük “ Ben her şeyi bilirim. “ dir. Yükselen İkizler, gelişim için merak ve hayret duygusunun hâkim olduğu kişisel stilin geliştirilmesini vurgular. İkizler süreci artık yüzeydedir. İkizler Yükselenin insanı sıkıntıya dayanamadığı için etrafındakilerin eğlence kaynağıdır. Devamlı olarak uyarılma ihtiyacı içindedir, çünkü zihni dinlenmesini bilmez. Her zaman hareket halindedir ve çevresi insanlarla doludur. Kişiliği muzip, oyunbaz, afacan ve tuzaklarla doludur. Çok çabuk yön değiştirebilir. İkizler burcu iki yönlü bir burçtur. Bu ikilik Yükselende dışarıdakiler tarafından görülen maskeye değişken, oynak ve gelgeç gönüllülük olarak yansır. İki işi birden yapmakta ve yön değiştirmekte çok ustadır. Bu ikilem aslında hem bağımsız hem de bağımlı olma gereksiniminden kaynaklanır. Bir yandan sevgiye herkesten çok ihtiyaç duyar, diğer yandan birisiyle yaklaştığını hissettiği anda özgürlüğünün tehdit edildiği korkusuna kapılır. Sevgi ihtiyacını ifade etmekte zorluk çeker. Karakterinin olumsuz yönü dedikoducu, fitneci, kışkırtıcı özellikler gösterir. İnsanları kullanmak, baştan çıkarmak üzere cezp etmekten mutluluk duyar. Kendisine gerçekten değer verip sevenlerden kaçmak gibi talihsiz bir eğilimi vardır. Çitin öte yanındaki çimler her zaman daha yeşil görünür.
Heyecan ve macera peşinde koşarken kimlerin incindiğine pek aldırmaz. Sadece kendi yaşamı, kendi gözlemleri ve ihtiyaçlarıyla ilgilidir. Hep kendi ilgi alanlarından bahseder. Sözcükler ve değişiklikler kendisiyle yüzleşmesini engelleyen bariyerler gibidir. Eğer gerçek doğasını anlayabilirse, Yükselen ikizlerin gelişmesi ve büyümesi yine bu huzursuzluğu ve ikilemi sayesinde olur. İkizler insan olmanın ikilemini temsil eder. İnsan hem ruh hem de vücuttan meydana gelir. Ancak ruhsal yaşam başladığında İkizler Yükselen bir bütün olur. Bu süreç ruhsal ihtiyaçlarını , dünyayı deneylerle anlayarak ihtiyacı kadar önemli olmaya başlayana kadar sürer. Ve sonunda aradığının içsel olarak bütünleşme olduğunun farkına varır. Ruhsal büyüme Yükselen ikizlerin bir daha sıkılma olasılığını ortadan kaldırır.
YÜKSELEN YENGEÇ
Yükseleni yengeç olanlar duygularını dışarı vurmadan önce güven arayan bir kişisel stili vurgular. Yengeç süreci artık yüzeydedir.Bu kişileri anlatan en iyi sözcük “ Yardıma hazırım” dır. Yükselen Yengeç’in insanı feminendir, duyarlıdır, kırılgandır. Yengeç’i Ay yönettiği için, onun ruh haline bağlı, değişken özellikleri yükseleni Yengeç olan bir kişinin davranışlarında kolaylıkla izlenebilir. Bu kişi aynı gün içinde birbirinden çok farklı ruh halleri sergileyebilir. Duygularını kontrol edebildiği zamanlarda dünyanın en anlayışlı ve duyarlı insanıdır. O sevecendir ve kabullenicidir. Kontrolü kaybettiğinde ise mutsuz ve hüzün doludur. Yükselen Yengeç çevresindeki insanların duygularını bir sünger gibi emer, onların etkisinde kalarak kendi yolundan sapabilir, hedeflerini kaybedebilir. Enerjisinin olumsuz ifadesi suçluluk ve kıskançlık duyguları göstermektir. Başlangıçta belirli bir vizyonu ve amacı vardır. Sonra olumsuz kişilerin ve koşulların da katkısıyla yan yollara bakmaya başlar. Kendi yaşamını başkalarınınkilerle karşılaştırıp üretici olmayan çabalara girişir. Kendisine acır, koşulları veya “hayatı” suçlar, yaralanmış hisseder. Sonra saklanma dönemi gelir.
Duygusal reaksiyonları algısını bulanıklaştırdığı için durumu gerçekçi olarak analiz etmeyi reddeder. Bir süre acı çektikten sonra asıl suçlunun koşullar değil kendisi olduğuna karar verir. Bu defa suçluluk duygusu öne çıkar. Alınganlaşır ve kırıcı olur. Kabuğuna çekilir ve herkesi uzaklaştırır. Sigara, yemek ve içkiyi ağzından eksik etmeyerek oral ihtiyaçlarını karşılamaya çalışır. Dipsiz bir kuyuya düşmüş gibidir. Kurtuluş zemini bu düzeni bilinçli olarak fark etmesinde saklıdır. Kendisini disiplin altına alması, sağlıklı alışkanlıklar geliştirmesi duygusal problemlerini halletmesine yardımcı olur. Yükselen Yengeç duygularıyla barışıp, onları rahatça ifade edebildiği sürece hayatta başarıyı yakalayabilir. Duyarlılığı sayesinde insanlığın ortak noktalarını anlar ve onlara nasıl yardımcı olacağını bilir. Onun insanlığa katkıda bulunma yolu kendi duygusal acıları kanalıyla başkalarının acılarını anlamasından geçer. Zekâsını ve analiz yeteneğini kullanabilirse çevresine ışık saçar. Koruyucu içgüdüleri ortaya çıkar ve mükemmel bir tedavici, iyileştirici olur.
YÜKSELEN ASLAN
Yükseleni aslan olanlar içten gelen, coşkulu ve dramatik bir kişisel stili vurgularlar. Aslana ait süreç artık yüzeydedir. Yükselen aslana dile getiren en iyi sözcük “ Ben harikayım “ dır. Yükselen Aslan içten gelen, coşkulu ve dramatik bir kişisel stili vurgular. Aslan süreci artık yüzeydedir. Yükselen Aslan insanları için liderlik, yöneticilik yapmak doğaldır. O sanki dünyaya kendi bireyliğini, egemenliğini ve gücünü göstermek için gelmiştir. Enerjisi her zaman yüksektir. Dışadönük, hatta kalben bir teşhirci, gösterişçidir. Utangaç olsa bile ilgi odağı olmayı başarır. Davetlerin ve sosyal ilişkilerin hayat kaynağıdır. Yüksek sesle gürleyebilir, büyük işler peşinden koşabilir, ama zaferinden sonra sırtının sıvazlanmasını bekler. Çevresini eğlendirmek, sahnede bulunmak onun işi olduğuna göre, enerjisi düşük olduğu dönemlerde gösteriyi erteler. Yükselen Aslan aklına koyduğunu yapmaktan hiçbir şey vazgeçiremez. Nereye gitmek istediğini ve oraya nasıl ulaşacağını bilir. Kararını verdikten sonra önünde kimse duramaz. Yaptığı her şey doğal bir şekilde enerji doludur. Hareketleri başkalarını etkilemek için yapılan hareketler değildir. Onun doğal dramatik yapısını yansıtırlar.
Yükselen Aslan’a insanların ilgisi adeta otomatik olarak yönelir ve bu ilgi onu bir çeşit baskı altına alır, her zaman “form”da olmaya çalışır. Aslan kendine yapılan iyilikleri unutmaz. Bağlılığı sınırsız, hafızası güçlüdür. Takdir gördüğü sürece sadık ve vefakârdır. Sevgisi ve cömertliği sınırsızdır. Karşılık olarak sırtının okşanmasını hatırlatıcı kendine özgü yöntemleri vardır. Belirli aralıklarla teşekkür bekler. İlişkilerini bozucu davranışlar karşısında gerçekten incinir. Kin tutmaz, sadece ortaya çıkmaz ve soğuklaşır. Kendisini yaralayan kişiyi görmezden gelip, yaşamdaki yerini en aza indirger. Aslan kişiliğinin vazgeçilmez unsurları asalet ve gururdur. Eğer kaynaklarını tükettiğini hissederse durumu gerçekten acıklı olur. Cömertliğini, cazibesini ve iyi yaşama yeteneğini ortaya koyması zorunludur, yoksa ıstırap çeker. Egosu doğru beslenmişse elindeki kaynaklarla yetinebilir, küçük takdirlerle mutlu olabilir. Öz değer duyguları gelişmemişse yaptıklarıyla fazla övünen, üstünlük taslayan biri olabilir. Beklediği ilgiyi ve alkışı almadığı zaman kibirli, küstah davranabilir. Kendisine ters düşse bile sadece onaylanmak veya insanları memnun etmek uğruna gösteri krizine kapılabilir. Gösterilerini toplumun yararı için kullanabilirler.
YÜKSELEN BAŞAK
Yükseleni başak olanlar meraklı, belirsiz durumlarda kuşkulu ve eleştirel bir kişilik sergilerler. Onları en iyi anlatan sözcük “ ben eleştiririm “ dir. Yükselen Başak insanı kimsenin uğraşmak istemediği sıkıcı detaylarla dolu işleri halletmekteki ustalığı ile ünlüdür. Zihinsel faaliyetlerinde uygulamacı ve araştırmacıdır. Ayrıntı, objektiflik ve analiz üstadıdır. Adaptasyon yeteneği gelişmiştir ve aynı zamanda bir iş koliktir. Bir olayı tekrar, tekrar incelemesine rağmen hata yapmış olmamak için dönüp bir daha analiz etmesine sık, sık şahit olunabilir. Her şeyden haberdar olmak gereksinimindedir. Araştırmak ve bilgi toplamak en zevk duyduğu uğraşlardır. İç ve dış dünyasında gösterdiği titizlik ve düzen düşkünlüğü onu ele veren diğer özelliklerinden bazılarıdır. Her şey yerli yerinde olmadıkça hiç bir işe başlayamaz. Liste yapmakta ve iş takibinde de doğrusu üstüne yoktur. Bu yükselene sahip kişi iyi bir konuşmacıdır.
Sınırsız bilgi birikimi ve olayları yorumlama üslubu sayesinde çevresindekilerin ilgi odağı olmayı başarır. Araştırmacı zekasının arkasına saklanmak gibi bir eğilimi de vardır. Hemen her konuda açıklanmış olan bütün düşüncelerden haberi olduğu bilinir. Konusunda otorite olanlara saygı duyar. Orijinal fikri üretmeye direnir. Kendi görüşlerini ifade etmektense diğer kaynaklardan ve başka insanların görüşlerinden alıntı yapar. En son gelişmeleri takip eder, ama etrafındakilerin onayını almadan onları benimsemekte tedbirli davranır. Ayrıntıya çok önem verdiği için mükemmel bir editördür. Her konunun can alıcı noktasını kolay yakalar. Sınıflandırma ve gereksiz bilgiyi elemede yeteneklidir. Doğal olarak kelimenin tek anlamıyla bir eleştirmendir. Kendine güveni olmadığı hallerde eleştiri dozunu abartabilir. En büyük kusuru analizde aşırıya kaçması ve detaylarla uğraşmaktan tablonun bütününü algılayamamasıdır. Acil olana konsantre olurken uzun vadeli düşünememesidir. Yükseleni Başak olan kişi hayatta kalmanın koşulu olarak aklını kullanması gerektiğine karar vermiştir. Akıllı olmak ile bilge olmak arasındaki farkı mutlaka öğrenmesi gerekir. Yanılgıyı önlemek için her şeyi sorgular. İdealistliğin getirebileceği hayal kırıklığından kendini korumak için yalnızca gerçeklerle ilgilenmeyi tercih eder. Kendi hayatı ve dünya ile ilgili mantıklı ifadeleri etrafındakilere güvenle aşılar. Yükselen Başak’ın masumiyet ve saflıklarından söz etmek yanlış olmaz. Nadiren çirkin ve kötü niyetlidir. Farkında olmadan yaptığı patavatsızlık ve eleştirme eğiliminin çocukluk yıllarında kendini savunma amacıyla geliştirilmiş bir huy olduğu unutulmamalıdır.
YÜKSELEN TERAZİ
Yükseleni terazi olanlar uzlaşma yeteneğine sahip, insanlarla ilgili, diplomatik ve adil bir kişilik sergilerler. Onları en iyi ifade eden sözcük “ ben çekici ve cana yakınım “ dır. Yükselen Terazi’nin insanı sürekli olarak çevresindeki güçlere uyum sağlamaya çalışarak benliğinde bir denge duygusu yaratmaya çabalar. Bu yükselenin güzelliklerle olan ilişkisini kişinin görüntüsünden de gözlemleyebiliriz. En rahat ve hazırlıksız halinde bile Yükselen Terazi’yi pasaklı durumda görmek mümkün değildir. Görünüşündeki güzellik gibi diplomatiklik ve çekicilik de onun ayrılmaz bir parçasıdır. Kişinin en belirgin gereksinimi paylaşmaktır ve yalnızlık çektiği hemen hiç görülmez. Bu gereksinim onu birçok insan ile ilişki içinde olmaya zorlar, ama onun için önemli olan muhtaç olduğu gerçek uyum ile sevgiyi sağlayacak içten yakınlığı bulmaktır. Bu kişi bazen insanlarla birlikte olabilmek, yalnız kalmamak için kendi arzularından vazgeçmeyi bile göze alabilir. Diplomatik ve zarif tavırlar sergiler. Yeteneklerini göstermek için mutlaka olumlu fırsatlar yaratır, bencillik yapmaz.
Terazi yükselirken doğan kişi sürtüşme ve mücadeleden kaçma, görünüşte de olsa uyum yaratma eğilimindedir. Yaşamını sürdürmesinin tek şartının ısrar etmemesi, sessiz kalması ve işleri daha fazla karıştırmaması olduğuna inanmıştır. Etrafındakiler sürekli olarak usluluğunu takdir ettikleri için problemin gittikçe yoğunlaşması kaçınılmaz olur. Rekabet, öfke ve kıskançlık duygularını sergilerken kendini hiçbir zaman güven içinde hissetmez. Gerçek benliğinin farkına varmakta güçlük çeker. Kendisi için direnmeyi hiçbir zaman öğrenemeyebilir. Barışseverliği ve iyi davranışlarıyla ihtiyaçlarını kolay elde etmiş olması mümkündür. Savaşmayı bilemez ve mücadele gerektiren her şeyden vazgeçebilir. Uyum sağlama yeteneği gerçek arzularını gizlemesine neden olan alışkanlıklar yaratır. Kendi söylemek istediklerinin yerine başkalarının duymak istediği şeyleri söylemeyi tercih edebilir. Gerçeklerle karşılaştığında hayal kırıklığına uğrar. Uyumluluğu başkalarının ona aldırış etmemeleri olasılığını doğurur. Yükselen Terazi kalabalığı pek sevmez. Küçük gruplarla kendini daha rahat hisseder ve samimi, kişisel ilişkileri tercih eder. Sanatsal yetenekleri kendini ifade etmesine yardımcı olmak, ona yeni yollar açmak için yeterlidir. Yaratıcı enerjisi içindeki sevgiyi açığa çıkarmasına, daha dinamik bir hayata sahip olmasına yardımcı olacaktır.
YÜKSELEN AKREP
Yükseleni akrep olanlar etkileyici, kuşkulu, kontrollü ve çatışmalara girmeye istekli bir kişilik sergilerler.Onları en iyi dile getiren sözcük “ bana karşı konulmaz “ dır. Yükselen Akrep’in insanı yoğunluğu, çekiciliği ve karizması ile insanların başını döndüren bir karaktere sahiptir. Her burcun bir olumlu, bir de olumsuz ifadesi vardır, fakat Akrep’inkiler daima aşırı uçlardadır. Her şeyi ya siyah, ya da beyaz görür. İki sembolü vardır: doğasının düşük düzeyini yılan, spritüel düzeyini ise yükseklerde uçan ve insanlara heybeti ile ilham kaynağı olan kartal simgeler. Bu dinamik enerjiye sahip kişinin yaşamında belki de en zor görevi gücünü en etkili bir şekilde kullanmayı öğrenmektir.
Er ya da geç doğasının bu iki düzeyini bütünleştirip intikam ateşini söndürerek, sadece kendisini değil başkalarını da geliştirme yeteneğine sahip olduğunu anlaması zorunludur. Ya çok saf, ya da dertli ve derin görünür. Ama yüzeyin arkasına bakarsanız bu kişinin hiçbir şeyi hafife almadığını görürsünüz. İnsanları ve olayları ilk bakışta teşhis eder ve bu izlenimini çok zor değiştirir. O anda ya yaşamının dışında kalırsınız ya da sizden hoşlanır. Akrep’in enerjisinin olumsuz yönü son derece yıkıcı olabilir. Aynı enerjinin pozitif yönü ise öyle etkilidir ki, bu enerji kendisinin ve çevresindekilerin yaşamını dönüştürebilir, iyileştirebilir. Hiçbir zaman unutmaz; yoğunluk ve kararlılık vazgeçilmez parçalarıdır. Sahip olduğu yoğunluk yüzünden kişisel ilişkilerinde zorluk çekebilir. Olayları kontrol etmeye şartlanmıştır. Hiç bir şeyi kendi haline bırakamaz. Yükselen Akrep’in çevresindeki insanları değiştirmek için verdiği çabanın asıl amacı kendi değişimini gündemden uzaklaştırmaktır. Yaşamdan gizlice korkar. Çünkü içindeki potansiyelleri bulup kaderini yaratmasının uzun, zahmetli ve acı veren iç hesaplaşmayı gerektirdiğini bilinçaltıyla bilir.
YÜKSELEN YAY
Yükseleni yay olanlar idealist, bağımsız ve iyimser bir kişilik sergilerler.Bu kişileri en iyi sözcük “ Ben kaliteli ve iyiyim “ dir. Yükselen Yay insanının olumlu, hevesli, felsefi bir görüntüsü vardır. En güçlü ifade tarzı “Her şey iyi olacak”tır. Hayatını sürdürmek için bu yaklaşımı benimsemek zorundadır. Kendisini felsefi yaklaşımlar ve inanç sahibi bir doğa olarak ifade eder. Uyum sağlama yeteneği olan değişken bir kişiliktir. Yükselen Yay hayatı deneyimleme peşindedir. Evrenin işleyiş biçimine duyduğu merak ve hayranlık nedeniyle sınırlı bir varoluş biçimine takılıp kalmak düşüncesi onu dehşete düşürür. Prangalara dayanamaz. Belirli bir yaşam tarzı oluşturmaya gönülsüzdür. Doğayı ve olayların sadece aydınlık yanlarını görme eğilimi nedeniyle sık, sık hayal kırıklığına uğrar. Yüzeysel bir kayıtsızlık ve konuşkanlık içerisinde bazen yapabileceğinden fazlasına söz verebilir. Endişelenmesini gerektiren durumlarda gerçekçi olmayan beklentilerin, umutların peşinden koşar. Her zaman samimi ve iyi niyetlidir. Bilinçsizce abartma huyu olabilir. Yüksek hedefler belirlerken gerçekleri de dikkate almayı öğrenmelidir.
Yay yükselirken doğan kişinin en önemli dersi düşünceler dünyası ve ilhamları ile ideal hedeflerinin pratik uygulamaları arasındaki dengeyi sağlamaktır. Yükselen Yay evrenin işleyişini sezen bir duygu ile doğar. Geleneksel anlamda bir dindar olabilir. Sonsuz iyimserliği ile diğer insanları her şeyi evrenin ruhu ışığında görebilmeleri için yüreklendirebilir. Enerjisini olumlu yönlendirirse ilham aşılayan bir öğretmen olabilir. Kendisi de öğrenme çabalarına hiçbir zaman ara vermemelidir. Çünkü amaçsızlık uyuşmasına sebep olduğu gibi yetersiz bilgi ile inançlarını oluşturarak fanatikleşebilir, her şeyi bildiğini varsayabilir. Dürüstlük doğal bir özelliğidir. Yükselen Yengeç’le birlikte Zodyak’taki en büyük kurtarıcıdır. Yükselen Yay sonunda insanları kurtarmak yerine onlara kendilerine yardımcı olmanın yollarını göstermeyi öğrenecektir. Bu yükselene sahip kişi doğru sözlü olmak konusunda sınırları aşıp zalimleşecek kadar ileri gidebilir, hatta patavatsızlaşabilir. Herkesin onun amaçlarını anlamasını bekleyebilir. Kişisel ilişkilerinde beklediği zeka ve anlayıştır. Özgürlüğü kısıtlanmadığı sürece ömür boyu sadık kalır. Enerjisini birkaç yönde dağıtması yüzünden hiçbir şeyi tamamlayamaması söz konusudur. Motivasyonu için yeni ufuklara ihtiyaç duyar. Günlük işlere heyecan katmanın bir yolunu bulması gerekir, yoksa enerjisini takviye edip önündeki işe konsantre olamaz. Dağınık ve başıboş görüntü verebilir, ama kendi felsefi yöntemleriyle herkesten daha çok iş bitirebilir.
YÜKSELEN OĞLAK
Yükseleni oğlak olanlar inatçı, saygıdeğer ve engeller karşısında azimli bir kişilik sergilerler. Onları en iyi ifade eden sözcük “ Ben güvenilir ve saygın8ım. “ dır. Yükselen Oğlak insanının görüntüsü soğukkanlı, mesafelidir. Zarafetini doğal utangaçlığı ile gizler. Oğlak bütün burçlar içinde sorumluluk duygusu en yüksek olandır. Bu yükselenin kişiliği uzun vadeli hedeflerine ulaşmak için seçtiği yolda aynı tedbirlilikle ilerleyen, ama zirveye ulaşmakta acele etmeyen bir yapıya sahiptir. Hiçbir şeyi hafife almadığı için yaşının gerektirdiğinden daha ciddi ve olgundur. Kimsenin kötü durumda olduğunu anlamaması için acılarını dikkatle gizler. Uygun ve doğru davranışları dış dünyaya karşı koruyucu bir kalkan oluşturur. Tutucu, terbiyeli, bazen de çekingendir. Kuşku ve terslik kalkanının arkasına saklanarak toplumdan uzaklaşmasının nedeni bilinçaltındaki insanlarla yakınlaşma korkusudur. Köklü güvensizlikleri çocukluğuna dayanır. Satürn, Oğlak yükselende küçük yaşlarda reddedilmişlik hissinin oluşmasına neden olan kısıtlayıcı koşullar, katı ebeveynler getirir. Kişiliğini ve fırsatları zedeleyen kayıplar oluşmuştur. Bu onun hayatı boyunca sorumluluk altında ezilmesi için yeterlidir. İhtiyaç duyulan ve güvenilir olma isteğinden kurtulamaz.
Yükselen Oğlak’ın ilk kararları son derece katıdır. Kişiliğinde böyle bir Satürn iyen psikoloji taşıyan kişinin hayatta kalma kararlarından bir tanesi hiçbir zaman kontrolü kaybetmemektir. Kimseye güvenmez ve dünyada yapayalnız olduğunu hisseder. Kaybetme korkusu çok güçlüdür. Bu yüzden insanlar ondan uzaklaşmadan o insanlardan uzaklaşır. Bu kişi sevgi ilişkilerindeki girişimlere duyarsızdır. Ona ulaşmak zordur. Temel bir güvensizlik nedeniyle ilişkisini veya karşısındakini sürekli sınama ihtiyacı hisseder. Samimiyet ve içtenlik için can atar, ama duygusal anlamda açılamama ve koyduğu mesafeler yüzünden yakınlaşamaz. Öz değerlerine olan inançsızlığı herhangi bir şey istemesine, duygusal talepte bulunmasına engeldir. İhtiyaç duyduklarını elde etmekte zorlanırsa, kendi isteklerini sadece kendisinin yerine getirmesi ve kendi kendine yetmesi gerektiği konusundaki kararı pekişir. Yükselen Oğlak kendi olumsuz ve aşırı yargılarının hamleleri altındadır. Zaten yeteri kadar iyi olmadığına inanan kişi sosyal kurallar, dini vecibeler ve otorite figürleri tarafından derinden etkilenebilir. Başkalarını da kendisini yargıladığı değerlerle yargılar.
Onların da mükemmel olmalarını bekler. Kendini güvende hissetmediği zamanlar duvarların arkasına geçer, kendi endişelerini karşısındakine yansıtır, savunmaya geçer ve hatta kendisine yiyecek uzatan eli ısırır. Kendi kendine zaten yeterince baskı yaptığı için dışarıdan gelen baskı ve yönlendirmeye asla dayanamaz ve izin vermez. Daha yaşamının başında ebeveynlik duygusu ile doludur. Kimsenin taşıyamayacağı yükleri sırtlayabilir. Gerçek hedefine ulaşması için olgunluk dönemini beklemesi gerekebilir. Bunun nedeni oluşturmuş olduğu sınırlamaları zaman içerisinde ve yavaş ,yavaş kaldırmasıdır. “Doğrular ve yanlışlar” gibi yargılardan kurtulup yaşamayı ve yaşatmayı öğrenmesi onu zirveye taşıyacak, saygı duyulan bir insan haline getirecektir.
YÜKSELEN KOVA
Yükseleni kova olanlar objektif, bağımsız, dostça ve açık, ama daima biraz mesafeli bir kişilik sergileyen kişilerdir.Bu kişileri en iyi ifade eden sözcük “ ben özel biriyim “ dir. Yükselen Kova’nın insanı buluşçu, spontane ve orijinaldir. Yaşama kendine özgü bir yaklaşımı vardır. Bu yaklaşım diğer insanlardan “farklı” görünmesine neden olur. Eğer bireyliği ve özel nitelikleriyle temas halindeyse güçlü bir hümanizm ifade eder. Hem kendisi hem de diğer insanlar için özgürlük duygusu çok gelişkindir. Eğer kendi özgürlüğüne, “farklılığına” direnirse, diğer insanlar gibi olmak için boyun eğerse, kritik zamanlarda başkaldırabilir, sinirlenir, ne yapacağı belli olmaz, hatta güvenilmez bile olabilir. Kendisini dizginlenemez antikanın biri olarak ilan eder. Dünyaya “Beni çitlerle çevirmeyin” diye bağırır. Onun oyun alanı evrendir.
Kova entelekti işaret eden bir hava burcudur ve sabittir, kararlıdır. Bu yükselen burçla bağlantılı enerji “elektriksel” niteliktedir. Bu enerjiyi kanalize etmek, kontrol altında tutmak zordur, ancak kişi doğru kanalı bulabilirse kendisini insanlığın ön saflarına yerleştiren bir niteliği ifade eder. Stil oluşturmakta, yeni yöntemler geliştirmekte ve insanlığın geri kalanına yol göstermekte öncüdür. Yosun tutmayan yuvarlanan bir kaya gibidir. Fırsatları yakalar. Bir dalın uç noktasına gidebilmek için ağacın gövdesini bırakmaya gönüllüdür. Sürekli değişiklik ve özgürlük gereksinimi yaşamına büyüleyici deneyimleri çekmesine neden olur, ancak uç noktada ne yapacağı belli olmayan bir özellik de sergileyebilir. Spontane olması, yapmak zorunda olduğunu hissettiği şeyleri yapması için özgürlük şarttır. Programlara uymakta zorlanır. Gelecekte, hatta yarın ne yapacağı belli değildir. Özgürlük onun için yaşamsal bir konudur. Baskı ve sınırlama karşısında düşüncesiz, sabırsız hareketlerle çemberi yarmaya çalışır ve gerilir. Her şeye alerji duymaya başlar. İsyankâr olur. Hatta felsefi açıdan anarşistleşebilir de. Bu sinirsel enerjisini yaratıcı bir biçimde kanalize edebilirse, bir deha örneği olur. Kova burcu kişiliği tüm burçların en insancıl içgüdülerini temsil eder. İnsanları farklı bir tarzda sever. Bir insanın sahip olacağı en iyi arkadaştır. Genellikle ilgisini çeken daha geniş ölçekli konularla uğraşmak için yakınlarını ve ailesini ihmal etmekle suçlanır. Eski gelenekleri yıkan bir insandır. Durağanlığın her biçimine isyan eder. Modası geçmiş yöntemleri değiştirmeyi, koşulları geliştirmeyi sever. Yükselen Kova için eksantriklik normalliktir. Toplu yaşamayı sever, “çılgın” şeyler yapmak ister, sınırlandırılamaz. Şu veya bu şekilde ışıkları üstüne çeker. Her zaman beklenenden ziyade beklenmeyeni yapar. Kendisi istemese bile toplumun ilgisini çeker. Başkalarının çekindiklerini deneyimler. Aynı anda süren birçok projeye ihtiyacı vardır. Çabuk sıkıldığı için hiç bir aktiviteye uzun süre bağlı kalamaz. Kova kişiliği toplum tarafından yanlış anlaşılabilir. Boyun eğmenin, istikrarın ve “uygun” davranışın geçerli olduğu, muhafazakârlığın hüküm sürdüğü bir toplumda bu kişilik uyum sağlamakta zorlanır.
Yükseleni Kova olan bir insanın herkesten daha fazla kendisini tanımaya ihtiyacı vardır. Olaylara ve çevresine bakışı çok değişik olduğu için başkaları tarafından “dağıtmış” bir insan olarak algılanabilir. Bu kişi alışkanlıklarının ve bireyliğinin farkına varana kadar enerjisini baskı altında tutmaya ve standartlara uymaya çalışabilir. Kendisini başkalarına uygun olan programlara adapte olmaya zorlayabilir. Bu dıştan her şeyin olumlu görünmesini sağlayabilir, ancak içsel gerilimi çoğalarak nedeni belirsiz tatminsizlik, yabancılaşma duymasına ve yanlış zamanda gereksiz şeylere isyan etmesine sebep olur. Hedeflerinden ve dehasından gittikçe uzaklaşır.
YÜKSELEN BALIK
Yükseleni balık olanlar duyarlı, esnek, kolay uyum sağlayan, idealist ve hülyalı bir kişilik yapısı sergilerler. Onları en iyi ifade eden sözcük “ Ben gizemliyim “ dir. Yükselen Balık’ın insanı aşırı duyarlı, değişken ruh halleri deneyimleyen, kolay etki altında kalan bir insandır. Sezgiseldir ve kendinden vazgeçme derecesine varan bir bensizliği vardır. Kendini adama ve yardım arzusu çok gelişmiştir. Balık burcunun yöneticisi Neptün gezegenidir. Bu gezegen yükselirken doğan kişide idealizm, vizyon ve ilham göz önüne çıkar. Yükselen Balık hayatla baş edebilmek için her şeyin en iyi yönünü görmeye çalışır. Yüksek beklentili bir bakış açısı geliştirir ve gerçekçi insanlara aşırı saf gelebilecek bütüncül bir perspektiften bakarak hayatta kalabilir. Balık bir su burcudur ve değişkendir.
Bu burcun sembolü farklı yönde yüzen iki balıktır ve en belirgin yorumu kararlı davranma zorluğudur. Bu yükselene sahip kişi yönünün bu ikiliği karşısında umutsuz bir açmazda kalabilir, ama hayatta yapması gerekeni dolaylı yaklaşımlarla başarabilir. Yüzleşme, göğüs germe ve kestirme kararlar onun olayları ele alış tarzıyla uyuşmazlar. Bu kişi dünyanın zorlukları ve mücadeleleriyle uğraşmak için fazla kırılgandır. Yüzleşmemek, karşı koymamak özelliğinin gerçekleri görememek özelliğine dönüşmesi acı verici olabilir, ama eğer zamanında karşı koyabilirse daha sonra ortaya çıkacak çaresizliği önleyebilir. Daha net fotoğraflar elde etmek için vizyonu ve perspektif duygusunu kaybetmeden serinkanlı bakmaya gönüllü olmak gerekir.
Eğer Yükselen Balık hayata gerçekçi bakabilmek konusunda kendisini eğitirse, her açıdan daha verimli olabilir. Diğer insanlara ilham verir. Balık yükselirken doğan kişi hayatın aşırı uçlarına gidip gelebilir. Yükseklerde uçarken umutsuzluk kuyularına düşebilir. Buna rağmen umutsuzluk duygusu pek uzun sürmez. Balık tekrar yükselmek için bir şeyler bulur. Bazen yükselmenin yolu hayal dünyasına kaçmak olur. Ama ideal yaşam hayalini gerçekleştirme yolu olarak uyuşturucu, hap veya alkol gibi suni araçları seçmesi son derece tehlikelidir. Karar verme zamanı gelene kadar, su veya bukalemun gibi, içinde bulunduğu ortamın biçimine ve rengine bürünme özelliği nedeniyle, Yükselen Balık’la yaşamak harikadır. Önce sezgilerine danışarak uzun,uzun düşünür ve karara varır. Ama o kararla birkaç gün yaşadıktan sonra tam tersi davranabilir. Çevresindeki insanları kararsızlığıyla deli eder, ama kendine özgü dairesel yoluyla, kendi yarışını kazanır. Eğer onunla bir konuda tartışmak gerekiyorsa sorun çıkar, çünkü Balık maskesi takmış birisini tartışmada yenmek mümkün değildir. Kendisini kaybedip öfkelenmez, ama bakışlarındaki hayal kırıklığı insanı yere yıkar. Böyle bir durumun bir daha yaşanmayacağına ikna olana kadar somurtur, küser. Hayatta kalması pembe gözlüklerini takmasına bağlı olduğu için, hayallerini tehdit edenlerle ölümüne savaşır. Kendisine de aynı gözlüklerle bakmaktadır. Gerçeklerle yüzleşmesi için zorlanmadıkça kendi hakkındaki doğruları bilemez. Bakış açısıyla uyum sağlayacak veya onu kaidenin üzerine yerleştirecek insanları arar. Tatlı, çekici, uyumlu ve nazik görüntüsü kendisinin farkında olduğu, ama diğer insanlara göstermediği kişilik özelliklerini gizlemeye yarar.
İnsanların bu yüzden ondan kusursuz olmasını beklemeleri üzerinde gereksiz bir baskı oluşur. Onların beklentilerine yanıt vermeye çalışırken bir yandan da gizli bir suçluluk duygusuna kapılır. En büyük tehlike kendini kandırmaktır. Kendisini diğer insanların gözüyle göremediği için dünya ters gidebilir. Kendi hayal dünyasında yaşarken belirlediği hedeflere ulaşamaz.
Gufran Erkılıç