Balık Burcunun duygusallığı,idealistliği ve güzelliği kendisiyle özdeşleştirilen ve bu burcun yöneticisi konumunda olan Denizler Tanrısı Neptün’e eş tutulmuştur. Yunan etkisinden önce yağmur ve kaynak tanrısı olan Neptün,İtalya’nın en eski tanrılarından biridir. Roma mitinde Aşk Tanrısı olarak geçen Venüs ve Cupido, yunan mitinde karşımıza Afrodit ve Eros olarak çıkarlar. Venüs’ün yada Afrodit’in Aşk Tanrıçalıkları çeşitli rivayetlere konu olarak ta günümüze kadar gelebilmiştir. Aynı durum Eros içinde geçerlidir. Aşk tanrı ve tanrıçalarının tek amaçları vardır; kişilerin birbirlerini sevmesi ve sayması. Ve bunun içinde ellerinden gelen her şeyi yaparlar. Bazen biraz gaflar yapsalar da hayat onların bu hoş sayılabilecek oyunlarıyla çok daha renkli olabilmektedir. Hele, hele Aşk Tanrısı Cupido’nun yaptıkları bazen o denli karışıklıklar çıkarır ki,ortalığı düzeltebilene bravo doğrusu ! Venüs ve Cupido’nun Tanrı Typhın’dan kaçmaya çalışmaları ve denize dalmaları,Tanrılar tanrısı Zeus’un da bu durumu görerek bu anın hatırlanması için yani kendilerini balığa dönüştürmelerinin hatırlanabilmesi için o anki yükselen takım yıldızına Balık Burcu adını takar.
Bir Başka Mit
Eskiden oğlak, kova ve balık beraber “Büyük Cennet Denizi” olarak tanımlanırdı. Çünkü güneş ocak, şubat ve mart aylarında bu takımyıldızlardan geçerken orta doğuda yağmur daha sıklıkta yağmaktadır. Ayrıcı bu tarihlerde (Şubat ve Mart) denizlerde balıklar da daha sıklıkla gözlenebilir olduğuna inanılırdı ve bu takımyıldız da bu hayvanların genel adıyla isimlendirilmişti. Araplar “Al Samakatain” yani “Balık” olarak adlandırırken, cinliler batı zodyağını tanıdıktan sonra “Schwang Fu” yani “İki Balık” demişlerdir. Yunanlılar bu takımyıldızın simgesi olan İki balığı alışılmışın dışında bir masal ile anlatmışlardır. Yunanlılara göre 24 yer devinin Zeus tarafından öldürülmesinden sonra, Tartanus ile birlikte uyuyan anneleri öldürücü bir canavar doğurur, bunun adı Typhon ya da Typhoeus’tur, Bacakları ve kollan yılanlarla kaplı idi ve ağzından taşlar dökülerek konuşurdu, Typhon, Olympos dağına ateşten taşlarla saldırır ve tanrılar korkarak kendilerini hayvana çevirirler. Zeus bir koç, Dionysos bir keçi, Hero bir beyaz inek ve Afrodit ile oğlu Eros’da Euphrates’in aşağısına yüzen iki balık oldular. Sadece bir ilah, tanrıça Athena kendi şeklini ve doğasını korudu. Zeus’u kendi şeklini koruyarak Typhon’un karşısında dimdik durarak utandırdı. Vahşi bir kavgadan sonra Zeus bu canavarı bozguna uğrattı ve o’nu Sicilya’daki Etna Dağı’nın altına kapattı. Hala Typhon yerin altına kapatıldığı için ateş üfler. Bu zaferi kutlamak için Zeus bir koç, oğlak, inek (gerçekte bir boğa) ve iki balığın görüntülerini göğe yerleştirmiş olduğuna inanılır. Bu olay Romalıların balık (Pisces)i neden “Venüs et Copido” yani “Venüs ve Cupid” olarak adlandırdıklarını açıklar. Venüs ve Cupid Latince Afrodit ve Eros karşılığıdır, Typon genelde Ege’deki Thera’yı M.Ö, 2000 yılından çok daha kısa süre önce yok eden volkanik patlamanın kaynağı olarak da anılır. Bu patlama Girit ve güney Yunanistan’da büyük çapta yıkıma neden olmuştur.